Adıyaman nefes alamıyor: Salgın hastalıklar artıyor

featured
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

EKOLOJİ HABER- TTB tarafından yapılan çalışma ile iki farklı türde asbestin tespit edildiği Adıyaman’da halk salgın hastalığın pençesinde. Enkazlardan yayılan tozlardan dolayı nefes alamayan yurttaşlar, solunum yolu hastalıkları şikâyeti ile hastaneleri dolduruyor.

 

Özel Haber: Beritan Canözer

 

Maraş merkezli 6 Şubat’ta yaşanan iki büyük deprem üzerinden 10 ay geçti. 11 kenti etkileyen ve büyük bir hasarı meydana getiren bu depremlerin ardından milyonlarca insan yaşadıkları şehirlerden göç etmek zorunda kaldı. Resmi olmayan rakamlara göre ise yüz binlerce insanın yaşamını yitirdiği bu kentlerde geride kalan büyük bir yaşam mücadelesi veriyor. Sağlık anlamında birçok sorunun yaşandığı deprem kentlerinde aylardır çözülemeyen sorunlardan biri de kaldırılan enkazların geride bıraktığı tozlar.

 

Uzmanlar birçok kez uyardı!

 

Yerel yönetimlerin ihale usulü ile şirketlere verdiği enkaz kaldırma çalışmasında gerekli önlemler alınmıyor. Alınmayan önlemler nedeniyle hem enkazı kaldıran işçiler hem de kentlerde yaşayan depremzede yurttaşlar büyük mağduriyet yaşıyor. Bu sürece dair uzmanlar ilk günden bu yana uyarılarda bulunurken, bina enkazlarından çıkan asbestin ileri süreçlerde kanser gibi ciddi hastalıklara da neden olacağını belirtti.

 

Kentte 2 farklı türde asbest tespit edildi!

 

Buna dair Temiz Hava Hakkı Platformu(THHP) ile beraber bir çalışma yürüten Türk Tabipler Birliği(TTB), deprem kentlerinde ki asbest analizlerine dair bir rapor hazırladı. Ekim ayında raporu kamuoyu ile paylaşan TTB, raporda Maraş merkez, Elbistan ve Adıyaman’da asbest tespit edildiği açıklanırken, sadece Adıyaman’da alınan 30 farklı örneğin 2’sinde farklı türlerde asbest tespit edildiği ortaya çıktı. 6 Şubat depremlerinden en çok zarar gören kentlerin başında gelen Adıyaman’da 5 bin 953 bina yıkıldı ve 20 bin bina hakkında ağır hasarlı acil yıkım kararı verildi.

 

Şehir toz bulutu altında!

Enkaz kaldırma çalışmalarının devam ettiği kentlerde yurttaşlar bu yaz nefes almakta zorlanırken, sağlık haklarından ise mahrum bırakıldı. Önlemsiz kaldırılan enkazlardan çıkan tozlar şehri bir bulut gibi kaplarken, bu tozlar başta çocuklar olmak üzere yurttaşlarda astım, öksürük ve feranjit gibi ciddi hastalıkları ortaya çıkardı. Konuya dair görüştüğümüz Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) Adıyaman Şube Eşbaşkanı Emine Esen Ulubey, devam eden yıkımların devam ettiği bu günlerde yağan her yağmurun kendileri için bir derman niteliğinde olduğunu ifade etti.

 

‘Bu yaz nefes alamadık!’

Yaz aylarında bu tozun dayanılmaz bir hal aldığını ve insanların konteynerlerinden bile çıkamadığını belirten Emine Esen Ulubey, “Yazı geride bıraktık ancak önümüzde bir kış var. Yaz ayında insanlar burada nefes alamaz haldeydi. Kent bir bütünen tozla kaplıydı ve neredeyse hiç önlem alınmıyordu. Bu durum yaşamımızın her alanını etkiledi. Kış geldi ancak buna rağmen enkazların tozları bizleri hala rahatsız ediyor. Yaz aylarında bu tozlar nedeniyle aile hekimliklerine çok ciddi hasta akışı oluyordu. Şimdi havalar henüz soğumadan ortak alanların yoğunluğu nedeniyle gribal enfeksiyonlar ve üst solunum yolu enfeksiyonlarında ciddi bir artış yaşanıyor” sözlerini kullandı.

 

‘Kurumlar çözüm noktasında isteksiz’

Yağışların toza bir çözüm olmasına rağmen hastalıklara da davetiye çıkardığına dikkat çeken Emine Esen Ulubey, depremden bu yana temiz suyun akmadığı kentte yağan yağmurun var olan suyu bulanıklaştırarak daha da kullanılamaz bir hale getirdiğini söyledi.

Temiz suya erişemedikleri için musluk suyu kullanan yurttaşlarda ishal ve kusma şikâyetlerinin baş gösterdiği belirten Emine Esen Ulubey, “Salgın hastalıklar konusunda hijyen koşullarının sağlanması özellikle konteynerde yaşayanlar için çok elzem bir durum. Yine hijyen koşullarını sağlanması ve temiz içme suyu temini çok önemli. Ayrıca konteynerde kalan yurttaşların ağır hava koşullarında içerinin ısıtıcılarla ısıtılması küçücük alanda yüksek oranda neme neden oluyor bu da çok ciddi solunum yolu hastalıklarına davetiye çıkarıyor. Her zamanki gibi herhangi bir ciddiyetle yürütülemez hale gelen devlet kurumları bu süreçte yetersiz ve çözüm bulmakta da isteksiz” dedi.

 

 

‘Depremden değil ama tozdan öleceğiz’

Konteyner kentte kalan depremzede Nafiye Esen ise enkazlardan yayılan tozlar nedeniyle nefes alamaz hale geldiklerini söyledi. Yıkım olduğu gün konteynerden çıkamadıklarını ve camlarını kapatmak zorunda kaldıklarını aktaran Nafiye Esen, bu sürecin 7’den 70’ye herkesi bıktırdığını dile getirdi. Nafiye Esen yaşadıkları mağduriyete dair şu cümleleri kullandı: “Çoluk çocuk herkes hasta olmuş durumda. Bu duruma nasıl çözüm bulunur, ne yapılır hiç bilmiyoruz. Bir binayı yıkıyorlar bütün tozu buraya geliyor. Öksürük ve boğaz ağrısından nefes alamaz hale geldik. Tek istediğimiz yıkımlarda önlemin alınması ve bu duruma bir çözüm bulunması. Depremde ölmedik ama bu tozlardan öleceğiz.”

Adıyaman nefes alamıyor: Salgın hastalıklar artıyor

Tamamen Ücretsiz Olarak Bültenimize Abone Olabilirsin

Yeni haberlerden haberdar olmak için fırsatı kaçırma ve ücretsiz e-posta aboneliğini hemen başlat.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap

BEDA
Giriş Yap

Ekolojihaber ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!

Bizi Takip Edin