EKOLOJİ HABER- Erzincan İliç’te Çöpler Kompleks Madeni’ni işleten Anagold Madencilik’e Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) tarafından açılan, Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) olumlu kararının iptali davasında bölgede 6 Aralık’ta ikinci kez bilirkişi keşfi ve incelemesi gerçekleştirildi. TMMOB avukatları İliç’teki altın madeninin çevrede geri dönüşü olmayan zarar yarattığı gerekçesiyle ÇED olumlu kararının iptal edilmesini talep ediyor.
Yine 2023 yılında aynı bölgede yapılması planlanan ‘Çöpler Kompleks Madeni Açık Ocak Genişleme Projesine’ ilişkin Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından verilen “ÇED Gerekli Değildir” kararına yönelik TMMOB tarafından açılan davanın da keşfi aynı zamanda aynı heyet tarafından yapıldı.
Genişleme projesiyle ilgili daha önce de hazırlanan bilirkişi raporu, bilimsel ve objektif olduğu eleştirilerine rağmen Erzincan İdare Mahkemesi’ tarafından ‘yeterli’ görülmüş ve TMMOB’nin açtığı dava reddedilmişti. Ancak TMMOB tarafından karara itiraz edilmesi neticesinde Danıştay 6’ncı Dairesi itirazları haklı bularak yeniden keşif incelemesi yapılmasına ve bilirkişi heyetinin değiştirilmesine karar vermişti.
Erzincan İdare Mahkemesi’nin yeniden belirlediği bilirkişi heyetiyle 6 Aralık’ta bölgede keşif ve inceleme gerçekleşti. Keşif sırasında TMMOB heyeti tarafından orman alanlarının, ekolojik ve biyolojik değerlerin, flora ve fauna bileşenlerinin, tarım ve mera alanlarının, su kaynakları ve havzalarının, kültürel ve tarihi mirasın, yerleşme alanlarının tahribine yol açan siyanürlü maden işletmeciliğine ilişkin projenin, çevre ve insan sağlığı üzerinde geri dönüşü olmayan tahribatlara yol açtığı ifade edildi.
TMMOB tarafından yayımlanan basın açıklamasında, madenin işletmeye geçmesinden sonra ortaya çıkan somut çevresel etkiler ile risklerin göz önünde bulundurulması gerektiği belirtildi. Ayrıca ÇED olumlu kararının bilimsel ve hukuksal açıdan sorunlar barındırdığına değinilen açıklamada şu ifadelere yer verildi:
“ÇED Olumlu kararının ve telafisi imkânsız zararlara neden olacağı açık olan kapasite artırımı işleminin acilen iptal edilmesi, durdurulması ve işletmenin kapatılması hayati öneme sahip. Bilirkişi heyetinden daha önce Danıştay’ın bozma kararında yer alan gerekçelere uygun bir biçimde gerçek bir incelemeye dayanarak, bilimsel ve objektif bir rapor hazırlanması, proje neticesinde ortaya çıkacak olumsuz etkilerin bütün yönleriyle değerlendirilmesi gerekiyor.”
TMMOB avukatları, şirketin ÇED süreçlerinden kaçınmak için projeyi yıllar içerisinde parça parça genişlettiği, yapılan projenin adında dahi “genişleme” ibaresi bulunduğu, ÇED mevzuatı gereği daha önce ÇED Olumlu kararları verilmiş projelerde yapılan kapasite artışlarının mevcut kapasite ile birlikte değerlendirilmesi gerektiğini belirtti. Bu nedenle de ÇED raporu alınmasının mevzuat gereği zorunluluk barındırdığı ifade edildi.
TMMOB avukatları, keşif esnasında şirket temsilcilerinin ‘ÇED Gerekli Değildir’ kararı alınmasının bürokratik engellerin aşılması amacıyla olduğunu ifade ettiğini ÇED süreçlerinin ‘basit’ prosedür olarak gördüklerini beyan ettiklerini kaydetti.
Artı Gerçek