EKOLOJİ HABER- Hakkari’nin Marunis köyünde 2007’den bu yana devam eden ve doğada büyük bir tahribata neden olan maden faaliyetlerine karşı 22 Nisan’da başlatılan eylem 36’inci gününde sürüyor.Marinus bölgesi sakinleri, “Köy ve mera alanlarında bulunan maden ocağının faaliyeti derhal durdurulması, Çevreye verilen zararların tazmin edilmesi, köylülerin yaşam alanları eski hale getirilerek maden faaliyetinin bıraktığı tahribat ortadan kaldırması ve bölgede yeniden ağaçlandırma” taleplerinde ısrarcı.
İlerleyen yaşına rağmen elindeki bastonuyla direnişe katılan ve arıcılıkla uğraşan Süleyman Cadıroğlu, maden sahalarından saçılan zehirli duman ve su nedeniyle yüzlerce arısının öldüğünü belirterek 6 bin arının sadece bir kısmı kaldığını vurguladı. Maden sahasının kapatılmadan sorunların çözüme kavuşamayacağını vurgulayan Cadıroğlu, “Halkımızın tek sorunu maden, çözüm ise kapatılması. Yaşama dair bir şey kalmadı. Arıcılık ile geçimini sağlarken, madenlerin zehirli gazları nedeniyle arılarımız yok oldu. Arıların bal üreteceği tüm çiçekler zehirli. Her şey yok oldu” dedi.
Tüm köy halkının ortak ve tek talebinin maden sahasının kapatılması olduğunu dile getiren Cadıroğlu, maden şirketinin sahibi emekli Albay olduğu öne sürülen Hızır Keskin’in maden sahasını kapatarak, talan ettiği toprakları terk etmesini istediklerini söyledi. Son süreçte yine ortaya çıkan “köylüler yüzledik ve pay almak için eylem yapıyor” söylemlerine de değinen Cadıroğlu, şunları söyledi:
“Bizler ne para ne de iş talep etmiyoruz. Bizim dışımızda gidip görüşme yapacak ve para alacak olan kişiler de bizimle değildir. Eylemde olan hiç kimse bir para veya iş talebinde bulunmuyor. Hepimizin tek derdi madenin kapatılması ve halkın tekrar köyüne dönmesidir” diye konuştu. Şirket sahibinin köy halkının haklı taleplerine hakaret ve küfürle karşılık verdiğini dile getiren Cadıroğlu, “Haklı taleplerimiz karşısında kimsenin bize hakaret etme hakkı yoktur.”
Topraklarının işgal edilmemesi için mücadele ettiklerini söyleyen Celal Duman, topraklarının maden sahası açanların çıkarları doğrultusunda kullanıldığın belirterek, şu ifadeleri kullandı:”Eskiden yüzlerce insan binlerce küçükbaş hayvan besleyerek yaşam sürdürürdü. Şimdi ise kimse kalmadı. Doğamızı yok ettiler. Ne ağaç, ne hayvan ne de yaşam alanı bırakmadılar. Yetkililerin biran önce bu sorunu çözüme kavuşturması gerekiyor. Herkesin eylemimizi sahiplenerek, destek çıkmasını bekliyoruz. Ekoloji dernekleri ve örgütlerinin bu halkı yalnız bırakmaması gerekiyor.”
MA