EKOLOJİ HABER – Arguvan’a bağlı Koyuncu Mahallesi‘nde 25 Aralık’ta avcılar ve yerli halk arasında tartışma çıktı; kavgalar edildi, gazlar sıkıldı, ifadeler verildi ancak birer ‘av’ olarak görülen hayvanlar için değişen hiçbir şey olmadı. Köylüler yaşam alanlarındaki hayvanların öldürülmemesi için yıllardır mücadele ediyorlar.
Yeşil Gazete’nin haberine göre Arguvan’da çiftçilik ve hayvancılıkla geçimini sürdüren vatandaşlar, bölgede avcılık yapılmasını istemediklerini yıllardır dile getiriyor. Bölgedeki çevre derneklerinin konuyla ilgili eylemlerinin altı yıllık bir geçmişi var. Ancak Tarım ve Orman Bakanlığına göre; Arguvan, genel avlak alanı olarak kabul ediliyor.
‣Bakanlıktan ‘av turizmi’ için yaban hayvanlarına fiyat etiketi…
Avlak bölgeleri haritası. Kırmızı alanlar: Ava yasak alanlar, Gri alanlar: Genel avlak alanı. Krem rengi alanlar: Devlet avlağı – Kaynak: Tarım ve Orman Bakanlığı
‘Avcılar istedikleri hayvanları öldürüp giderler’
Söz konusu tartışmalar geçen pazar (25 Aralık’ta) ciddi boyuta ulaştı. Vatandaşlar, Yeşilyurt Doğa Avcılar Derneği’nden 100 ila 150 kişilik avcı gruplarından Arguvan bölgesinde köylerin çok yakınında ekili ve tapulu alanlarda avlandığı için şikayetçi. Son yaşanan olayda ise yaklaşık 90 kişilik bir avcı grubunun Koyuncu Mahallesi’nde avlanmak üzere bölgeye gelmesi üzerine köylüler ile avcılar arasında şiddete varan boyutta tartışma yaşandı.
‣2021-2022 av talimatnamesinin yürütmesi durduruldu
Arguvan ve Köyleri Doğal Hayatı Koruma Derneği Başkan Yardımcısı Ali Kaya, Arguvan’daki Karahöyük ve Koyuncu bölgelerine yönlendirilen avcı gruplarından şikayetçi olduğunu belirterek “Doğa sporu adı altında hayvan öldürülmez” diyerek avcılığa tepki gösteriyor. Ali Kaya, 25 Aralık’ta yaşanan ve Jandarma’nın göz yaşartıcı gazıyla sonlanan olayı şöyle anlatıyor:
“Daha önce de bu avcılar toplu olarak buraya gelmişlerdi. Ekili ve tapulu alan bölgelerine girdiler. Biz de uyardık. Tartışmalara girdik. Avlatmamaya çalıştık. Çünkü doğamızda yaşayan canlılara zarar gelmesini istemiyoruz. Biz burada yaşıyoruz sonuçta. Avcılar istedikleri hayvanları öldürüp giderler sonuçta enkazın altında yine biz kalırız. Bu adamlar bir grup oluşturmuşlar. 97 kişiyi Karahöyük’e, 69 avcı Koyuncu’ya yönlendirmişler.”
Arguvan’da avlak bölgesinde bulunan hayvanlardan biri de çil keklik.
‘Burası serbest, burası yasak, bu kadar hayvan öldürülecektir’
Hiçbir kurumun köylülere danışmadan “Burası serbest, burası yasak, bu kadar hayvan öldürülecektir” şeklinde kararlar aldığına da tepki gösteren Ali Kaya, olayda yüzüne gelen gazdan dolayı sesinin de etkilendiğini belirterek çatallaşan sesi için özür diliyor ve devam ediyor anlatmaya:
“Köyde evler çok dağınık. 300-500 metre aralıklı çok ev bulursun. Adamlar kapımızdaki hayvanlara kadar öldürmeye çalışıyorlar. Onlar benden, ben onlardan şikayetçi oldum. Köylüler cumartesi, pazar avcılara yalvarırlar, buralarda avlanmasınlar diye.”
‣Av turizmi ihalelerinin durdurulması için bir dava daha: Yaban hayvanları ortak mirasımız
Geçen hafta sonu (25 Aralık, Pazar) palamut, fener ağacı ve Macar akasyası dikmek için sekiz kişilik arkadaş grubuyla köye doğru yola koyulduklarını, yolda bir araç konvoyu görünce o kadar avcı olacağını tahmin etmedikleri için cenaze olduğunu düşünerek durduklarını ifade eden Kaya, o anlara ilişkin şu ifadeleri kullanıyor:
“O kadar avcı olacağını tahmin etmediğimiz için köyde cenaze olduğunu sandım. Sekiz kişi kendini ne kadar koruyabilir 90 kişiye karşı? Darp edildik. Dayak yedik. Jandarma geç geldi. Jandarmanın gelmesiyle iyice hırpalandık. Jandarma gelir gelmez topluma göz yaşartıcı gaz sıkınca gaz bize de geldi. Özellikle benim gözlerime sıktılar.”
‣Av turizminin iptali için dava açıldı
‘Meydan dayağı…’
Dernek tarafından yapılan açıklamada ise köylülerin adeta meydan dayağı yediği, uzak mesafeden köylülere ateş edildiği belirtildi.
İfadelerin verilmesinin ardından avcıların köye gelecek hafta 200 kişiyle gelecekleri yönünde kendilerini tehdit ettiklerini de belirten Ali Kaya, şunları söylüyor:
“Burada herkesin ilkokula, liseye giden çocukları var, malum cumartesi ve pazar evde kalıyorlar. Çocuklar tarlaya oynamaya gidiyor. Adamlar ateş edince çocuklar korkuyor. Psikolojik sorunu olanlar var, onlar silahtan daha çok korkuyor. Bunu anlattığımız zaman ‘Bakanlık, Orman Genel Müdürlüğü bana izin verdi’ diyorlar. Doğa sporu adı altında hayvan öldürülmez. Adam ben hayvanların ölmesinden zevk alıyorum, diyor.”
Öte yandan 4915 sayılı Kara Avcılığı Kanunu sürdürülebilir av ve yaban hayatı yönetimi için av ve yaban hayvanlarının doğal yaşam ortamları ile birlikte korunmalarını, geliştirilmelerini, avlanmalarının kontrol altına alınmasını, avcılığın düzenlenmesini, av kaynaklarının millî ekonomi açısından faydalı olacak şekilde değerlendirilmesini ve ilgili kamu ve özel hukuk tüzel kişileri ile işbirliğini sağlıyor.
Son olarak Kaya, bugüne kadar Arguvan Kaymakamlığı da dahil birçok merciiye şikayette bulunduklarını ancak herhangi bir sonuç alamadıklarını ifade ederek “Sürekli biz mağdur ediliyoruz. Biz kendi toplumumuzda silah patlamasına karşıyız” şeklinde konuşuyor. Kaya, avcıların avlandığı bölgede çil keklik ve tavşanların olduğunu ancak acıma hissi olmadığı için önlerine ne gelirse ateş edeceklerini belirtiyor.