EKOLOJİ HABER- Türkiye’nin en verimli havzaları üzerinde kurulu olan Aydın’da milyonlarca yıllık jeolojik dönüşüm sırasında oluşan deniz kumu madenciler tarafından gelir kaynağı olarak görülüyor. Deniz kumunu çıkarmak isteyen bir maden daha Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’ndan onay aldı.
Canatan Madencilik Şirketi, Aydın’ın Efeler ilçesinin Pınardere ve Gölcük köyleri arasında yer alan ormanlık alanda kum ocağı, kırma-eleme-yıkama tesisi ve asfalt plent tesisi kurmak için Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’na başvurarak ‘ÇED gerekli değildir’ kararı aldı.
Proje tanıtım dosyasında yer alan bilgilere göre şirket 6.5 hektarlık alanda yılda 390 bin kum çıkaracak. Kırma eleme tesisinden geçecek kum asfalt ya da beton üretiminde kullanılmak üzere piyasaya sürülecek. Ocak sahası ormanlık alanda yer alırken ocak alanın etrafında ise incir ve zeytin bahçeleri bulunuyor.
Ocak sahasına iş makinelerini gönderen şirket harekete geçti. Ağaç kesimleri ve toprak sıyırma işlemleri başladı. Pınardere ile Gölcük köylüleri ise tesisin hem zeytin ve incir ağaçlarının verimini olumsuz etkileyeceği hem de doğada oluşturacağı için tedirgin. Aydın Çevre Platformu ile toplantı yapan köylüler hukuki ve fiili mücadele başlatma kararı aldı.
Pınardere köylülerinden İbrahim Kabil “Bölgede hem bizim hem de Gölcük köylülerinin incir ve zeytin ağaçları var. Burası kanyon bir bölge. Taş ocağı faaliyete geçerse tozu bizim bahçelerimizin üzerini kaplayacak. Biz de zarar göreceğiz” dedi.
Pınardere Köyü Muhtarı Veysel Çetin de “Biz bu ocağa doğanın dengesi bozulmasın diye karşıyız. Doğanın binlerce yılda oluşturduğunu doğal güzellikleri yok edecekler. Taş ocağı faaliyete geçerse zeytin ve incir ağaçları tamamen yok olur. Köylü buradan para kazanıyor. İncir, zeytin bitince nereden karnını doyuracak, madene işçi mi olacak? Biz iptal edilmesi için dört muhtar ve köylülerden imza topladık verdik kaymakamlığa ama itirazlarımızı dikkate almadılar. Biz de elimizden gelen mücadeleyi vereceğiz” diye konuştu.
Aydın Çevre Platformu Sözcüsü Mehmet Vergili de “Köylüler iki sene önce tepki gösterek durdurmuşlar çalışmaları ancak yakın zamanda iş makineleri yeniden gelmiş. Ağaç kesimi başlamış durumda. Kazmaya çalıştıkları yer orman arazisi. Bu bölge yakın zamanda yandı. Yandıktan sonra da bunlara gün doğmuş oldu” dedi.
Bölgede zeytin ve incir ağaçları bulunduğuna dikkat çeken Vergili, “Bu bölge bizzat zeytinliklerin içi. Ocak alanında kesilecek incir ve zeytin ağaçları da var. Zeytin Kanunu’na da aykırı. Ayrıca dere yatağı da var. O dereler de dolacak. Köylülerle toplantı yaptık ve köylüler mücadele etme kararı aldı. Hem toplumsal hem de yasal mücadele verilecek. Biz de AYÇEP olarak destekçisi olacağız. Bu bölge birinci sınıf tarım arazisi ve şirketler bu bölgelerden elini çeksin. Bu kadim topraklar tarım arazisi olarak kalsın. Aydın RES’lere, GES’lere, JES’lere, taş ocaklarına uygun değil” diye konuştu.
Artı gerçek