EKOLOJİ HABER- Erzincan İliç’te Çöpler Altın Madeni’ndeki liç yığının kayması sonucu 9 işçi toprak altında kalmıştı. Felaketin ardından geriye büyük acı, yıkım ve ekolojik tahribat kaldı. 5 Nisan tarihinde 9 işçiden biri olan Uğur Yıldız’ın cansız bedenine ulaşıldı ancak 8 işçi hala toprak altında kurtarılmayı bekliyor.
Şubat ayında kamuoyuna yansıyan ve Elazığ Su Ürünleri Araştırma Enstitüsü Müdürlüğü ve İliç İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü teknik personellerince hazırlanan rapora göre balık ölümlerinin “mevsimsel geçiş dönemlerinden ve/veya balık hastalıklarından kaynaklanabileceği öngörülmüştür” ifadeleri kullanılmıştı. Ancak konuya ilişkin farklı görüşler de mevcut.
Yaşanan ekolojik tahribatın Basra Körfezi’ne kadar etki edebileceğini ifade eden Munzur Koruma Kurulu Sözcüsü Hasan Şen, “Burada ölen sadece balıklar değildir. Doğal yaşam kendi ekosistemi içerisinde canlı ve cansız varlıklarının tümüyle etkilenecektir. Fırat, 10 ilden geçerek Suriye’ye Irak’a oradan da Dicle ile birleşerek Basra Körfezi’ne kadar uzanıyor. Ortadoğunun su kaynakları da bu durumdan etkilenecektir” diye konuştu.
Liç yığınlarındaki kimyasal maddelerin toprak kaymasının etkisiyle yeraltı sularını da etkileleyeceğini ifade eden DEDEF eski Genel Başkanı Ali Haydar Ben, “Bölge su kaynakları açısından oldukça zengin bir bölge. Ancak kimyasal maddelerin ve siyanürün yer altı sularına sızması tüm canlı yaşamını ciddi biçimde tehlike altına sokabilir. Özellikle bölgede tarım ve hayvancılığın yaygın olması tehlikenin boyutunu biraz daha arttırıyor. Yeni felaketlerin ve ekolojik tahribatın önüne geçmek için Dersim coğrafyasındaki tüm maden faaliyetleri biran önce durdurulmalıdır” diye konuştu.
Toprak kaymaları, doğal bitki örtüsünün zarar görmesine ve toprak erozyonunun artmasına neden oluyor. Bu durum, bölgedeki doğal habitatların tahrip olmasına ve biyoçeşitliliğin azalmasına yol açıyor. Özellikle, toprak kaymaları su kaynaklarına yakın bölgelerde meydana gelirse, sucul ekosistemlerde ve sulak alanlarda yaşayan türler için ciddi bir tehdit anlamına geliyor.
TMMOB tarafından hazırlanan raporda ise yöre halkının balık ölümleri nedeniyle tedirginlik yaşadığı ifade edildi. Raporda, “Geçtiğimiz günlerde nehirde toplu balık ölümleri oldu. Önceden bizde meyve de ceviz de olurdu. Madenden sonra biz mağdur duruma düştük. Bir balık tutup da yiyemiyoruz. Neden? Tehlikeli diye. Korkuyoruz. Bu nedir nereye kadar gidecek bu iş. Tedbir de almıyorlar asla. Geçen gün bizim orada binlerce balık öldü. 50 metre baraja benim evim. Doğru dürüst meyve alamıyoruz. Doğru dürüst suyumuzu içemiyoruz” ifadeleri yer aldı.
Munzur Press
