EKOLOJİ HABER- Kırmızı et fiyatlarına yeni yılda gelen zamlarla beraber en düşük etin kilogram fiyatı 200 TL’nin üzerine çıktı. Hayvancılığın en çok yapıldığı kentlerden biri olan Van’da besiciler ve kasaplar üretime rağmen Van’daki et fiyatlarının da Türkiye’deki diğer illerle aynı olduğunu söyledi.
Serhat News’te yer alan habere göre Hayvancılığın en çok yapıldığı illerden biri olan Van’da çoğunlukla küçükbaş hayvan yetiştiriciliği yapılıyor. Türkiye’de yaşanan ekonomik krizle beraber gıdaya erişim zorlaştı. Aynı zamanda ekonomik krizin etkileriyle besiciler girdi kalemlerinin yükselmesiyle birlikte üretimde zorlandıklarını belirtti. Et fiyatlarının artmasıyla birlikte tüketici alamaz üretici satamaz hale geldi. Bu durumun nedenlerini konuştuğumuz kasap ve besiciler girdi maliyetlerinin arttığını ve desteklerin yeterli düzeyde olmadığını ifade etti.
Van Fırıncılar-Lokantacılar-Fırıncılar Pastacılar-Kahvaltıcılar ve Kasaplar Odası Başkanı Sabri Işık, Van’ın küçükbaş hayvan yetiştiriciliğinin yapıldığı bir yer olduğunu söyledi. Van’da küçükbaş hayvan yetiştiriciliğinin olduğunu, ama tüketimin ise büyükbaş hayvancılık olduğunu belirtti. Besicilerin yem artışlarından dolayı hayvan yetiştiremediğini belirten Işık, “Yağlı kesimin fiyatları biz de çok yüksek. Diğer kentlerle Van arasında 20 TL’ye yakın bir fark var, bu da et fiyatlarına yansıyor haliyle” dedi.
Bir ay önce 130 TL olan etin kilosunun şu an 180 TL olduğunu vurgulayan Işık, böyle devam ederse fiyatların daha çok artacağını ifade etti. Bunun sebebini de şöyle açıkladı: “Büyükbaş hayvan yetiştirilmiyor. Yetiştirdiğimiz hayvanı da dışarı gönderiyoruz. Zaten en büyük handikabımız da bu. Van’a yetecek kadar etimiz var, ama dışarıya verildiğinde daha pahalı olduğu için gönderiyoruz.”
Işık, artan et fiyatlarının lokantaya, fırıncıya, mutfağa yansıyarak zincirleme bir etki yarattığını söyleyerek, dışarıdan et gelmemesi durumunda et fiyatlarının yaz aylarında daha çok artacağını da vurguladı. Işık, küçükbaş hayvana olan desteğin büyükbaş hayvana da verilmediği sürece et fiyatlarının artmaya devam edeceğini kaydetti. Van’da aynı zamanda kaçak kesimin çok fazla olduğunu söyleyen Işık, “Kaçak kesimin denetim altına alınması gerekiyor. Bunun önüne geçmek için adak kesim yerlerinin olması gerekiyor. Bu kontrol altına alınmadığı sürece kasaplar daha çok zarar eder” diye belirtti.
Besicilerin artan yem fiyatlarından dolayı hayvanlarını kestiğini aktaran Işık, “Süt ineklerini bile kesmeye başladı besici. Bu durum aynı zamanda süt ve yoğurt fiyatlarına da yansıyacak” diye ifade etti. Çözüm olarak devletin büyükbaş hayvan desteği sunması ve aynı zamanda üreticiye yem desteği verilmesi gerektiğinin altını çizdi.
Van’da besicilik yapan Murat Melet de, hayvancılığa uzun yıllar önce başladıklarını söyledi. Hayvancılığı daha önce dedesinin ardından babasının ve şu anda da kendisinin yaptığını söyleyen Melet, daha çok küçükbaş hayvan beslediklerini aktardı. Küçükbaş hayvan beslemelerinin sadece kâr elde etme amaçlı olmadığını ayrıca bir kültüre dönüştüğünü belirten Melet, yaylacılık ve hayvancılığın iç içe olduğunu ifade etti. Melet, aynı zamanda yaylacılıkta yaptıklarını aktardı. Melet, et fiyatlarının çok da yükselmediğini söyleyerek, “Kasaptan, marketten insanlar et alınca tabii ki pahalı alıyorlar” dedi.
Temel sorunun hükümetin, devletin; üretimle, hayvancılıkla ilgili bir politikasının olmaması olduğunu kaydetti Melet. Aynı zamanda serbest bir piyasanın olduğunu ifade eden Melet, “Serbest piyasada da aslında üreticinin ezildiği, ezdirilmeye çalışıldığı bir gerçeklik var ortada” diye belirtti. Et fiyatlarının yükseldiğini elbette gördüklerini, ama üreticinin bu artan fiyatlardan faydalanmadığını da aktardı. Melet son olarak, üreticinin, çiftçinin, besicinin yeteri kadar dinlenilmediğini ve desteklenmediğini vurguladı.
‘Kasapların çoğu kapatsa da kapatamıyor’
25 yıllık kasap olan Ayhan Güneş ise, et fiyatlarının yükselmesi ile beraber bir durgunluk yaşadıklarını dile getirdi. Yaklaşık bir aydır et satışlarında yüzde 30’luk bir düşüş olduğunu belirten Güneş, fiyatların artmasının kendilerine bir kâr olarak dönmediğini ifade etti. Güneş, “Kasapların çoğu kapatsa da kapatamıyor. Hem alacaklı olduğu için hem de borçlu olduğu için” dedi.
Güneş, Van’ın daha önce birçok yere et ihraç ederken şu an Malatya’dan, Diyarbakır’dan, Elazığ’dan et aldıklarının altını çizdi. Güneş, “Malatya 500 kilometre uzaklıkta. Üzerine nakliye ücreti de eklenmesine rağmen yine de daha uygun bir fiyata satıyoruz” diye vurguladı. Bu durumun, Van’da yapılan büyükbaş hayvancılığın bitmiş olduğunu gösterdiğini ifade eden Güneş, daha önce hem lokantaların hem de halkın küçükbaş hayvan tükettiğini fakat son dönemlerde büyükbaş hayvan tüketimine geçtiğini söyledi. Bu durumunda et fiyatlarına yansıdığını ifade etti.
‘Böyle giderse işi sürdürmemiz çok zor’
Kasapların kâr marjının düşük olduğunu ifade eden Güneş, et fiyatlarının artmasının kasaplar açısından kötü bir durum olduğunu belirtti. Güneş, “Bir ay önce kuzu etinin kilosunu 110 TL’ye satıyordum şu an 150 TL. Sattığımız etin fiyatının üzerine 20 TL koyup öyle alıyoruz. Bu da kâr değil zarar demek. Fiyatlar hayvanın bölgesine göre değişiyor” dedi.
Daha önce et fiyatlarına en fazla 5 TL zam yapıldığını söyleyen Güneş, şu an bir ayda 40 TL zam yapıldığını vurguladı. Marketlerde ise bu fiyatın çok daha üzerinde satıldığını da belirtti. Hem perakende hem de toptan satış yaptığını söyleyen Güneş, toptan satışlarda da ciddi bir düşüş yaşadıklarını aktararak, küçükbaş hayvan desteği yerine her aileye 10-15 anaç sığır verilmesi gerektiğini vurguladı. Güneş son olarak, böyle devam ederse daha fazla işi sürdüremeyeceklerini vurguladı.