‘Pervari’deki HES bölgeye büyük zarar verecek’

Pervari’deki Bahçesaray Deresi üzerine HES’in yapılmak istenmesine tepki gösteren ekoloji aktivisti Hüseyin Akil, yüzde 77’si orman olan bölgenin HES ile birlikte büyük zarar göreceği uyarısında bulundu.

Siirt’in Pervari ilçesindeki Bahçesaray Deresi üzerinde yapılması planlanan Pervari A Regülatörü ve Hidroelektrik Santrali (HES) ile doğa katliamının önü açılıyor. 136,5 milyon TL değerindeki proje ile Pervari A Regülatörü iletim kanalı, iletim tüneli, yükleme havuzu, cebri boru ve santral binası yapılacak.

Pervari A Regülatörü ve HES projesinin arazilerinin büyük çoğunluğu ormanlık alandan oluşuyor. Projenin toplam kamulaştırılacak 283.019,80 m2 alanın yüzde 22,76’sı tarla vasfında şahıs arazilerinden ve yüzde 77,24’ü ise orman arazilerinden oluşuyor.

Ilısu Barajı ile Siirt’in doğasının katledildiğini belirten Ekolojist Hüseyin Akil, katliamın HES projeleri ile sürdürüldüğünü söyledi.

Doğaya savaş açmış bir iktidar ile karşı karşıya olduklarını kaydeden Akil, bölgenin suyundan toprağına, ormanından yaban hayatına, tarımından yaşam alanlarına kadar sömürülmeye devam ettiğini aktardı. Akil, “Kamu ve özel maden ve enerji şirketleri tüm canlıların yaşam hakkına yönelik saldırılarını her geçen gün artırarak devam ettiriyor. Maden ve enerji şirketleri, faaliyet gösterdikleri ruhsat alanları dışına taşıp ekosisteme geri dönülmez zararlar veriyorlar. Köylülerin arazileri yok pahasına şirketlere devredilmektedir. Maden ve enerji şirketlerinin yatırım bölgelerinde yer alan araziler, tarım alanları ‘kamu yararı kararı’ olmaksızın istimlak edilerek şirketlere peşkeş çekilmektedir. Bölgedeki sit alanları ve yaylalar, meralar ranta ve talana açılmaktadır” diye konuştu.

Doğa talanın güvenlikçi politikalar adı altında gerçekleştiğine dikkat çeken Akil, “Çok ciddi anlamda güvenlik gerekçesiyle orman yangınları ve orman kesimleri ile adeta bir doğa katliamı yaşanmaktadır. Bölgede yapılan çok sayıda güvenlik barajlarına sürekli yenileri ekleniyor. Siirt Pervari’de Botan çayı üzerinde Çetin Barajı-HES ve Alkumru Barajı-HES adlı devasa büyüklükte barajlarla birlikte toplam çalışan 5 adet HES var.  Buna yeni bir HES eklenmek isteniyor” dedi.

Siirt’in doğasının büyük bir oranda tahrip edildiğini, bölgede son yıllarda onlarca baraj ile HES’in yapıldığını belirten Akil, devamında şunları söyledi: “Siirt’in can damarı olan Botan çayı adeta yok oldu.  Diğer çayları üzerinde yapılan projelerle ilin etrafı barajlarla çevrilmiş, doğal sınırları yok edilmiş durumda. Bu baraj ve HES’ler yetmiyormuş gibi taş ve maden ocakları ile kontrolsüz ve denetimsiz onlarca alanda maden arama faaliyetleri yapılıyor. Ekolojik kıyımın yanı sıra, kültürel ve tarihi bir kıyımın da yaşanmasına sebep olmaktadırlar. Binlerce dönüm tarım arazisini yok etiler. Binlerce insanı yerinden yurdundan ettiler. Büyük kentlerin varoş mahalle ve semtlerinde yaşamaya mahkum ederek asimile olmalarına da sebep oldular. Binlerce yıllık tarihi geçmişe sahip alanları yok etiler ve bu politika hala devam etmektedir.”