EKOLOJİ HABER- Aydın’da tarım ve orman arazilerine 2 yeni JES kurulması için ÇED raporu hazırlandı. Ekolojist Celal Gümüş, tüm canlı yaşamını etkileyen projelerin iktidar değişimiyle durdurulabileceğine işaret etti.İncir ve üzüm üretiminin merkezlerinden Aydın, son yıllarda Jeotermal Enerji Santralleri’nin (JES) neden olduğu kirlilik, tahribat ve ölümlerle anılıyor. İlk olarak Buharkent ilçesinde 1984 yılında kurulan santraller, daha sonra mantar gibi her yere yayıldı. Kent JES sahasına dönüştürülürken, şu an 42 tesis aktif çalışıyor.
MA’nın haberine göre Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası ile Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın 2021 yılının Şubat ayında ortak hazırladığı “Türkiye’de Jeotermal Kaynakların Kümülatif Etki Değerlendirmesi” raporuna göre, kentteki JES’ler dünyadaki diğer santrallerden 12 kat daha fazla karbondioksit salıyor.
Hal böyle iken son 10 günde 2 yeni JES için daha Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) raporu hazırlandı. Bu projelerden biri Kocaer Enerji isimli şirket tarafından Kuyucak ilçesinin Kurtuluş ve Horsunlu mahalleleri mevkiinde kurulacak. ÇED süreci başlatılan proje, Kurtuluş Mahallesi’ne bin 600, Horsunlu Mahallesi’ne 390 metre uzaklıkta bulunuyor. Yaşam alanları ise projeye sadece 115 metre uzaklıkta. Öte yandan santralin kurulacağı alan, Aydın-Muğla-Denizli Planlama Bölgesi 1/100.000 Ölçekli Çevre Düzeni Planı’na göre, “orman alanı” ve “tarım arazisi” niteliği taşıyor.
Bir diğer proje de Maren Maraş Elektrik Üretim Sanayi ve Ticaret A.Ş. şirketi tarafından Germencik ilçesinin Çamköy Mahallesi’nde kurulması planlanıyor. Projenin jeotermal arama sondaj çalışması için de Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından “ÇED gerekli değil” kararı verildi. 7.74 hektarlık ruhsatlı alanın 2.7 hektarlık kısmında sondaj çalışması yapılacak alan, 1/100.000 Ölçekli Aydın-Muğla-Denizli Planlama Bölgesi Çevre Düzeni Planı’nda, “tarım arazisi” olarak işaretlenmiş durumda.
Ekolojist Celal Gümüş, kentteki JES’lerin etkileri ve yeni kurulacak JES’lerin tehlikelerini değerlendirdi.
Kentteki mevcut santrallerin elektrik üretiminin, Türkiye elektrik üretiminin yüzde 1’i dahi olmadığını belirten Gümüş, doğaya etkisinin ise çok büyük olduğunu söyledi. Zeytin, incir ve üzüm üretiminde büyük sorunlar yaşandığını dile getiren Gümüş, “Bu ürünlerin bir defa kalitesi düşüyor. Değişen iklim koşullarıyla da birlikte ürünler bozuluyor ya da hiç yetişmiyor. Yani bu JES’lerin Türkiye ekonomisine büyük bir etkisi yok. Oysa Aydın’da incir, üzüm ve zeytinin ihraç edilmesiyle elde edilen gelir santrallerden elde edilen gelirden 5 kat fazla. Dolayısıyla ülke olarak bundan vazgeçilmesi, planlanan projelerinde Avrupa’daki tekniklere göre yapılması gerekir” dedi.
Bir diğer sorunun JES atıkları olduğunu kaydeden Gümüş, “Karlarının düşmesini göze alamadıkları için doğayı yok ediyorlar. Atıkların büyük kısmının akıtıldığı Menderes Nehri’nde canlı hayat kalmadı. Doktor Metin Aydın ve Aydın Tabip Odası bu kirliliğe dair araştırmalar yaptı ve Aydın’da kanser vakalarının Türkiye ortalamasının çok üstünde olduğunu ortaya koydular” diye belirtti.